Bazen ebeveynler olarak çocuğumuzun kilosunun bizi endişelendirdiği olur. Ya çok hızlı kilo aldığı için ya da çok zayıf olduğu için. Fakat genelde çocuğumuz kilolu olduğunda sirenler daha çok çalmaya başlar. Acaba obez mi olacak ya da obezitenin getirdiği bazı rahatsızlıklara (diyabet vb) yakalanır mı düşünceleri çocuğumuza diyet yaptırma içgüdüsünü bizde barındırabilir. Fakat çocukların diyet yapmaları gerçekten doğru mu? 

Öncelikle çocuğunuzun kilo alımını engellemek üzerine bir aksiyonda bulunmalısınız, kilo vermesi üzerine değil. Çünkü çocuklar büyüme ve gelişme çağında olduklarından yetişkinlere göre çok daha fazla vitamin ve minerale ihtiyaç duyarlar. Bu da çocukların daha dikkatli ve dengeli beslenmesi gerektiği anlamına gelir. Kilo kaybını sağlamaya çalışırken gelişme sürecini baltalayıcı etkiye sebep olabilirsiniz. Bu yüzden dediğim gibi ilk hatırlanması gereken konu çocukların gelişmesini ve büyümesini destekleyecek şekilde beslenmelerini düzenlemektir. 

Çocuğunuzun kilo alımının kontrolünüzden çıktığını hissediyorsanız ilk başta gün içerisinde neler yedirdiğinizi ve kendisinin bireysel olarak tercih ettiği gıdaları araştırmaktan başlayabilirsiniz. Bu araştırmayı tamamladıktan sonra sorunun nereden kaynaklandığını bulacaksınız. Sorun; yüksek porsiyonlar, abur cuburlar, kalitesiz karbonhidratlar (pilav, makarna vb), aşırı yağlı gıdalar (kızartılmış ürünler gibi), hareketsizlik gibi konular olabilir. Bu saydıklarımızdan herhangi birisi, birkaç tanesi ya da hepsi sorununuz olabilir. Adım adım sonuca ulaşmak için kendinize hedef belirlemelisiniz. 

Eğer çocuğunuzu kaliteli gıdalarla beslemenize rağmen kilo alımı yüksek porsiyonlara bağlıysa porsiyonlarını küçültmek yerine hayatına egzersizi katabilirsiniz. Böylece boy uzaması ve kemik gelişimi de bundan olumlu etkilenerek kilonun vücuda dağılmasına yardımcı olacaktır. Abur cubur tüketiminden ötürü kilo alımı kontrolden çıktıysa lütfen hemen bu davranışı bırakması için elinizden geleni yapın. Ödül olarak katkılı çikolatalar, bisküviler, cipsler ve benzerlerini vermek yerine daha sağlıklı atıştırmalıklar keşfedip bunları verin (internette bir sürü tarif var ;) ). Çocuğunuza çikolata vermediğinizde üzülüyorsa, o üzülmesin diye bu davranışı çöpe atmayın. Bir defa belki iki defa üzülür ama öbür boyu üzülmesinden iyidir değil mi? 

Çocuğunuzun kilo alımı aşırı karbonhidrat tüketimine bağlıysa, pilav, makarna gibi kalitesi düşük karbonhidratları karabuğday, kinoa, yulaf, bulgur, tam buğday gibi kaliteli tahıllarla değiştirin. Böylelikle porsiyonlar da otomatikman düşecektir ve çocuğunuz gereğinden fazla tüketim yapamayacaktır. Aşırı yağlı ürünlerden ve yemeklerden (evde yapılan kızartmalar dahil) çocuğunuzu mutlaka en uzakta tutmanız gerektiğini herhalde söylemeye bile gerek yok ama yine de bahsedelim. Kızartılmış ya da aşırı yağ eklenmiş gıdalar yetişkinlerde olduğu gibi çocuğunuzda da yağ depolarının artmasına yol açar. Üstelik çocuğunuz bir de hareketsizse kaçınılmaz son yağlanmadır. Bu yüzden çocuğunuzun beslenme planından bu tarz gıdaları uzaklaştırmalısınız. 

Gelelim egzersiz konusuna. Aslında çocuğunuzun gelişmesini olumlu yönde desteklemek istiyorsanız mutlaka bir spor dalına yazdırmanızı tavsiye ederim. Boy uzaması ve beden gelişimi haricinde, daha sağlıklı iç organlara sahip olacak ve psikolojik olarak da gelişimi pozitif yönde pekişecektir. 

Sonuç olarak çocuğunuzun kilolu olmasından ya da kilo alma hızının kontrolünüzden çıkmasından şikayetçiyseniz düzenli ve dengeli bir beslenme şekli ile birleştireceğiniz bir egzersiz planı ile büyümesine katkıda bulunarak kilosunun daha büyük bir yüz ölçümüne yayılmasına yardımcı olursunuz. Bu da çocuğunuz diyet yapmadan ve kilo vermeden büyüyerek sağlıklı bir kiloya ulaşmasına destek olur.